TBMM’de kümesi bulunan partilerin taleplerinin akabinde, “çocuk cinayetleri ve çocuk istismarı” konusunda Meclis araştırma komitesi kuruldu.
ANKA ve Anadolu Ajansı’nın haberlerine nazaran, TBMM Genel Konseyi’nde siyasi partilerin, “çocukların her türlü şiddet, ihmal ve istismardan korunarak akıl, ruh ve vücut sıhhatlerinin gelişimi için alınması gereken önlemlerin belirlenmesi” emeliyle TBMM Başkanlığına sunulan Meclis araştırması açılmasına ait önergeleri birleştirilerek ele alındı.
KASAP: ANNE VE AİLE YOKSULLUĞU AÇLIK SONUNUN ALTINDA
Saadet-Gelecek Kümesi ismine konuşan Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap, “Türkiye’de çocukların mağduriyeti doğumla birlikte başlıyor. Türkiye’de yeni doğan çocuklar için bezden yüzde 20 KDV alıyorsunuz. Mama çok çok değerli; devletin sübvansiyonu, dayanağı yok. Orada yüzde 20 KDV alıyorsunuz; dünyanın en kıymetli mamasını, bezini çocuklara veriyorsunuz. Anne ve aile yoksulluğu açlık sonunun altında. Anneler yeterli beslenemediği için çocuklar da gelişimde mağdur oluyor, büyümesi, beslenmesi, barınmasıyla ilgili kahırlar var” dedi.
“Rahim ağzı kanseri için yapılacak olan aşıyı hâlâ ne SGK ne Sağlık Bakanlığı onayladı” diyen Kasap, “110 çocuk var SMA Tip 1, SGK tedaviyi onaylamadı, Sağlık Bakanlığı kabul etmedi. ‘Şov yapıyorsunuz’ dendi. Dünyanın onayladığı tedaviyi siz onaylamadınız. Çocuklar siyasete alet edilmemeli. Çocuklar için yapılması gereken en düzgün şey, en üst seviye şey ne varsa o yapılmalı ancak çocukları nerede mağdur ediyorsunuz? Her şeyde. Diyabet sensörleri buraya geldi, Meclis Liderinin yakını da vardı, Lider Vekilinin Sayın Sırrı Beyin, o da ‘Gündeme getirelim’ dedi tekraren. Çok kolay şeylerdi, bin, iki bin liralık şeylerdi fakat siz onaylamadınız” tabirlerini kullandı.
TAŞÇI: MUHAFAZA ALTINDAYKEN UYUŞTURUCU VE FUHŞA SÜRÜKLENMİŞ ÇOCUKLAR VAR
İYİ Parti Kümesi ismine Tekirdağ Milletvekili Selcan Taşçı konuştu. Muhafaza altındaki çocukların istismara uğradığını belirten Taşçı, şunları söyledi:
“Çocuklarımızı ailelerinden de koruyacak bir sistem inşa etmemiz gerekiyor. Ailelerden koruduk diyelim. Nasıl? Devletin kurumları aracılığıyla. Oraya bakıyoruz; orada da mesela Hatay’da öğrencilerini istismar etmiş, hatta pazarlamış öğretmen sıfatlıları görüyoruz. Sair vaktinde öğretmen ‘hık’ dese soruşturma açan yönetimin ruhu duymamış yıllarca. 14 yaşında çocuğa zorla uyuşturucu verip tecavüz eden bekçileri görüyoruz. Muhafaza altındayken bir inşaatta meyyit bulunan 17 yaşındaki Yasemin Cemre’yi, Beykoz ÇODEM’de M.K.’yı, Beylikdüzü ÇODEM’de F.U.’yu, Kemerburgaz ÇODEM’de K.C.’yi, Florya ÇODEM’de C.D.’yi yani muhafaza altındayken uyuşturucu ve fuhşa sürüklenmiş çocuklarımızı görüyoruz.”
8 yılda çocuk istismarı belgelerinin arttığını tabir eden Taşçı, “2015-2023 ortasında çocuğa cinsel istismar belgeleri ikiye katlanmış, hadise sayısı artıyor fakat kovuşturma ve mahkumiyet oranları azalıyor, demek ki bizim birinci hatada ikinci hatası sürece cüretini kıracak bir sistem inşa etmemiz gerekiyor, bir kezden neler olabileceğini bütün zihinlere ne hissetmemiz gerekiyor. Anayasa 41 var, TCK 77 var, geçen hafta da söyledim, bizim bir Çocuk Müdafaa Kanunu’muz var ama o kanunu ihlal edip tecavüzcüsüyle karşı karşıya getirdiğimiz için ölen çocuğumuz da var. Demek ki bizim kanunları uygulamak konusunda bir ahlaki ihtilal yapmamız gerekiyor” dedi.
KAYA: TACİZ HABERLERİ GELİRKEN SEYREDİYORSUNUZ
CHP Kümesi konuşan Osmaniye Milletvekili Asu Kaya, partisinin hususa ait verdiği önergenin AK Parti ve MHP oylarıyla reddedildiğini hatırlattı.
Kaya, “Bu ulu Meclis’te daha evvel çocuk cinayetlerinin önüne geçebilecek tüm önlemleri ve tedbirleri tek tek anlatan raporları bu Genel Kurul’da görüşmüş, 8 komite kurulmuş. Tarih tekerrür ediyor ancak Meclis, iktidar hiçbir vakit ders çıkaramamış ne acı. Siz sustunuz lakin sokaklar susmadı. Sokakları sonunda duymak zorunda kaldınız. Hayattayken dirisine sahip çıkamadığınız, okula gitmesi gerekirken bugün ufacık vücutları toprakta yatan kız çocuklarımızın ahı misyonunu yapmayanların boynunda” halinde konuştu.
Yasalardaki gerekliliklerin uygulanmadığını lisana getiren Kaya, “Çocuklarımız cinsel istismardan ölürken İstanbul’da yırtıcı bayan cinayetleri annesinin gözünün önünde işlenirken neredeydiniz? Günlerdir bu ülkenin bakanının sesi çıkmadı. Taciz haberleri gelirken seyrediyorsunuz. Kız çocuklarını, bayanları da koruyan 6284 sayılı kanuna temel olan İstanbul Sözleşmesi’nden de çıktınız, 6284’ün gereklerini de yerine getirmiyorsunuz” tabirlerini kullandı.
YILIK: SİNEMALARDA, TOPLUMSAL MEDYADA ŞİDDET ÖZENDİRİLİYOR
MHP Çankırı Milletvekili Pelin Yılık da her gün bir yenisine şahit oldukları cinayet, istismar ve şiddet hadiselerinin artmasının toplumsal tasayı ve infiali tırmandırdığını lisana getirdi.
Çocukların ihmal ve istismarı ile çocuklara yönelik şiddetin, bayana yönelik şiddetten farklı düşünülemeyeceğini vurgulayan Yılık, “Son periyotlarda her türlü toplumsal medya platformunda, dijital mecralarda, sinemalarda ve bilgisayar oyunlarında şiddetin ve her türlü cinsel sapkınlığın özendirildiğini ve artırıldığını görüyoruz. Bu hususta kontrol sisteminin daha sert önlemler alması, bilhassa televizyon programlarının ve dizilerinin Türk aile yapısına uygun duruma getirilmesi gerekiyor” diye konuştu.
“Gerekli tedbirlerin alınmasının ve mevcut uygulamaların daha da güçlendirilmesinin ertelenemez bir gerçek olduğunu” söyleyen Yılık, “Son devirlerde birçok tehdit ögesiyle maksat alınan aile kavramının ve çocuklarımızın korunması için her türlü platformda gerekli önlemlerin alınması, gerekli hassasiyetin ve hassaslığın gösterilmesi bir zarurettir. Devletimiz çocuklarımızın korunması için birçok türel önlem ve yargısal mekanizmayı uygulamaya geçirmiştir. Tüm bu çabalara karşın yaşanan, vicdanlarımızın hiçbir biçimde kabul etmeyeceği insanlık dışı olaylar sonucunda aile yapısını ve çocuklarımızı gözetici düzeneklerin tekrar gözden geçirilip uygunlaştırılması gereği hasıl olmuştur” dedi.
YANIK: PARTİLİLERİ TARAFINDAN TACİZE UĞRAYAN ÇOCUKLARI KONUŞAMAYANLAR, AK PARTİ’YE KELAM EDEMEZ
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Kurulu Başkanı ve AK Parti Osmaniye Milletvekili Derya Yanık ise “iktidarları boyunca çocukların yüksek faydasını gözeterek onların güzelliği ve iyiliği için takviye düzeneklerini geliştirdiklerini ve geliştirmeye devam ettiklerini” savundu.
“AK Parti 22 yıldır bayan ve çocuklar noktasında yapılabilecek her şeyin hem dünyadaki örnekleri hem de kendi örneklerimizi geliştirerek yaptık, bu hususta asla yüksüneceğimiz bir konu yoktur. Kandil’e çıkarılan çocukları burada konuşamayanlar, kendi parti mensupları tarafından tacize uğrayan çocukları burada konuşamayanlar, AK Parti’nin 22 yıllık birikimine kelam edemez. Biz çocuklarımız için elimizden geleni yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Çocuklara yönelik riskleri öngören ve gerekli adımları atacak sistemleri kuruyoruz. 2002 yılından bu yana sağlıktan eğitime, toplumsal hizmetlerden güvenliğe her alanda çocuk haklarını temelini oluşturan ve Anayasa’mızda yer alan, ‘çocukların yüksek yararı’ unsurunu gözeterek, pek çok alanda ihtilal niteliğinde uygulamaya imza atsak da bu çalışmaları hiçbir vakit kâfi görmedik. Bugün kurduğumuz komite da bu manada, ‘ihtiyaçların, yeni gelişmelerin ışığında yapılabilecek ne var?’ sorusunun peşinde koştuğumuz bir çalışmadır. Yaptığımız hiçbir çalışmayı kâfi görmedik, görmeyeceğiz.”
AYDENİZ: DİYARBAKIR SURLARI İLE İSTANBUL SURLARI BİRBİRİNE BAYAN VE ÇOCUK CİNAYETLERİYLE BAĞLANDI
DEM Parti Mardin Milletvekili Salihe Aydeniz ise 8 yaşındaki Narin Güran cinayetini hatırlattı.
Aydeniz, “Bu çatı altında, bu ülkenin hayat standartlarını, halkların refahını, toplumsal gelişimini nasıl sağlayabileceğimizi, iktisadını iç ve dış barışını konuşmalıydık lakin bir çocuğun katledilmesinin, bir çocuğun cenazesinin 19 gün boyunca nasıl bulunmayışını konuşmak için ve bunun üzerine bir kurul kurmak için buradayız. Ne yazık ki Diyarbakır surları ile İstanbul surları birbirine bayan cinayetleriyle, çocuk cinayetleriyle bağlandı” dedi.
“Narin olayı, Narin davası ikinci Susurluk davasıdır” diyen Aydeniz, “Eğer iktidar milletvekilleri 8 yaşında bir çocuğun katledilmesinde ‘Aile arasıdır’ diyorsa o aile bizim bildiğimiz ailelerden değildir, şayet odak değişsin diye aile mitingleri yapılıyorsa orada üstünün örtülmesi gereken mevzular vardır. Narin cinayetine dair, mevzuyu hasır altı etmeye yönelik her açıklama soruşturma hususudur, soruşturmamak ise bir cürümdür. Bütün bunlar devletin özel savaş siyasetlerinin bir kesimidir. Organize cinayetler de kolluk ellerinde uygulanan cinayetler de çocuklara yönelik cinsel istismarlar da her türlü devletin özel savaş siyasetlerinin bir modülüdür ve ona hizmet ediyor. İktidar, bayan ve çocuk düşmanı, savaş yanlısı siyasetleriyle toplumun günden güne çürümesine sebep olmaktadır. Bu ülkede çocuklar bile hayatta kalma gayreti vermek zorundalar. Çocukların can güvenliğini sağlayamayacak, sağlamayacak bir iktidarın varlığı hiçbir mana da söz etmiyor” tabirlerini kullandı.
Yapılan görüşmelerin akabinde, kurul kurulması teklifi kabul edildi. Tüm siyasi partiler olumlu tarafta oy kullandı. 22 üyeden oluşacak kurulun çalışma mühleti 3 ay olacak.
(HABER MERKEZİ)